Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu’nun girişimleriyle uluslararası başarıları olan milli sporcuların 52 vakıf üniversitesinde yüzde 100 burslu okuma imkanı elde ettiği ‘Milli Sporcu Bursu Tanıtım Toplantısı’ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapıldı.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen Milli Sporcu Bursu Tanıtım Toplantısı'nda bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün spor alanında çığır açacak önemli bir projeyi gençlere tanıtmak üzere bir arada olduklarını belirterek, Gençlik ve Spor Bakanlığı ile üniversitelerin hayata geçirdiği "Türk Sporuna Yükseköğretimde Yüzde Yüz Destek" programının hayırlı olmasını diledi.
Sporcu bursuyla vakıf üniversitelerine yerleşen 76 gencin her birini tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkeyi, uluslararası yarışmalarda başarıyla temsil ederek madalya kazanan gençlerin, eğitim öğretim hayatlarında da aynı başarıyı tekrarlayacaklarına inandığını söyledi.
Bu programın, spor ile eğitim öğretimin birbirinin alternatifi değil, tamamlayıcısı olduğunu bir kez daha gösterdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizim çocukluğumuzda, maalesef, spora gereken önem verilmez, spor yapan çocuklar adeta 'hayta' yaftası yerdi. Futboldan basketbola birçok sporu, çoğu defa ailelerimizden gizli saklı şekilde, mahalle aralarında sürdürmeye çalışırdık. Kağıttan toplar yapardık ve onlarla sokak aralarında top oynardık. Her şeye rağmen direnerek profesyonel spor hayatına geçen arkadaşlarımızın ekseriyeti de eğitimden mahrum kalmıştır. Halbuki gelişmiş ülkelerde spor etkinlikleri, eğitim hayatının ayrılmaz bir parçası olarak görülür, sporcular da el üstünde tutulurdu. Dünyanın birçok prestijli üniversitesinde akademik çalışmayla sportif başarının el ele gittiğini görüyoruz. Mesela dünyada ilk 100 arasında yer alan Kaliforniya Üniversitesi, olimpiyat tarihi boyunca 135'i altın toplam 288 madalya kazanmıştır. Yine dünyanın akademik başarısı en yüksek kurumlarından biri olan Stanford Üniversitesi de olimpiyatlarda 280 madalya elde etmiştir. Diğer nitelikli üniversitelere baktığımızda da benzer bir başarı tablosuyla karşılaşıyoruz. Akademik çalışmalarda başı çeken bu kurumların, sporda da böyle parlak neticeler alması, kesinlikle tesadüfi değildir. Bu, sporla eğitimi, birbirini destekleyen unsurlar olarak görmenin bir sonucudur."
"Bu anlayış daha fazla yerleşiyor"
Spora önem atfettikçe, sporculara hak ettikleri değeri verdikçe, Türk üniversitelerinin de aynı başarıyı yakalayacağına inandığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkede bu anlayışın giderek daha fazla yerleştiğini söyledi.
Ailelerin, çocuklarını spora daha fazla yönlendirdiğini, okulların, eğitimin yanı sıra spor faaliyetlerine de ağırlık verdiğini, üniversitelerin, sporda derece yapmış gençlere daha çok sahip çıktığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke genelinde yaşanan bu zihniyet değişiminde, AK Parti hükümetlerinin spor altyapısına ve eğitimine yaptığı yatırımların çok büyük katkısı bulunduğunu bildirdi.
Türkiye'nin, kendi dönemlerinde diğer alanlarla birlikte spor altyapısında da çağ atladığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu bilgileri paylaştı:
"Ülkemizdeki toplam spor tesisi sayısını 1575'ten 3 bin 903'e yükselttik. Sentetik futbol, basketbol ve voleybol sahalarını mahallelere kadar yaydık. Atletizm pistlerimizin sayısını 12'den 56'ya, yarım ve tam olimpik yüzme havuzlarımızın sayısını 46'dan, 100 tanesi portatif olmak üzere 274'e, spor salonlarımızın sayısını 372'den 904'e çıkardık. Artık büyük çoğunluğu ömrünü tamamlamış olan stadyumları yıkıp yerlerine uluslararası standartlarda yüksek kapasiteli yeni tesisler inşa ettik. Türkiye genelinde yaptığımız stadyumlardan 32'sini tamamladık, 12 stadyumun yapımı devam ediyor. 4 stadyumumuzun da proje ve ihale süreci sürüyor."
Gelişen altyapı sayesinde faal sporcu sayısının son 18 yılda 206 binden 3 milyon 623 bine ulaştığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, okullarda yürütülen sportif yetenek taramasıyla da tespit edilen kabiliyetli çocukların özel eğitime alındığını, böylece kabiliyetli gençlerin çok erken yaşta keşfedilerek, Türk sporuna yeni yıldızlar kazandırıldığını ifade etti.
Spordaki başarıları artırmak için hayata geçirdikleri en önemli yatırımlardan birinin de Sporcu Eğitim Merkezleri olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "43 ilimizdeki Sporcu Eğitim Merkezlerimizde, bugün 1061 gündüzlü, 610 yatılı olmak üzere toplam 1671 sporcu yetiştiriyoruz. Bu merkezlerden faydalanan sporcularımıza hem faaliyet gösterdikleri spor dalı hem de okul dersleri için özel eğitimler veriyoruz" diye konuştu.
"Ödüllendirilen her başarı daha büyük başarıların öncüsü olacaktır"
Ziya Paşa'nın "Marifet iltifata tabidir, iltifatsız emek zayidir" sözünü anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, her başarının önemli olduğunu ancak başarının kendisi kadar emeğin ve kalitenin takdir edilmesinin de önem taşıdığını söyledi.
Ödüllendirilen her başarının, daha büyük başarıların öncüsü olacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu amaçla başarılı sporcularımızın emeklerini zayi etmemek adına devlet olarak farklı mali destek programlarını uygulamaya aldık. Örneğin, 2021 yılı itibarıyla Sporcu Eğitim Merkezlerimize devam eden gündüzlü sporcumuza aylık 565 lira, yatılı sporcumuza ise aylık 706 lira harçlık ödemesi yapıyoruz. Yıldızlar kategorisindeki dünya ve Avrupa şampiyonlarımıza ise aylık 1555 lira harçlık desteğinde bulunuyoruz. Türkiye Olimpik Hazırlık Merkezleri'nden ise 465 yatılı, 728 gündüzlü olmak üzere toplam 1193 sporcumuz yararlanıyor. Yine burada da büyükler kategorisindeki olimpiyat, dünya ve Avrupa şampiyonlarımıza aylık 2 bin 825 lira harçlık ödemesi yapıyoruz. Üniversiteyi kazanan bütün milli sporcularımıza burs veriyor, Gençlik ve Spor Bakanlığımıza bağlı yurtlarda barınma önceliği tanıyoruz."
Sporculara sağlanan bu desteklerin karşılığının, tüm branşlarda artan madalya sayısıyla görülmeye başlandığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2002 yılında sadece 1481 madalya kazanabilen sporcuların, salgın öncesi son yıl olan 2019'da 8 bin 800'ün üzerinde madalyayla ülkeyi sevindirdiğini anımsattı.
"Gençlik, istikbalimizin teminatıdır"
Türkiye'nin bu yıl düzenlenecek Tokyo Olimpiyat Oyunları'na kazandığı kota sayısının, 10 branşta 53'e ulaştığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, paralimpikte ise 8 branşta 55 kotanın bulunduğunu aktardı.
Dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs salgınına rağmen Türk sporcuların, katıldıkları uluslararası organizasyonlarda üstün başarılar gösterdiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yüzmede, serbest dalışta, modern pentatlonda, jimnastikte Avrupa ve dünya şampiyonluklarının kazanıldığını hatırlattı.
"Bayrağımızı gururla dalgalandıran her bir sporcu gencimize şahsım, milletim ve ülkem adına şükranlarımı sunuyorum" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sporcuların uluslararası alanındaki başarıları arttıkça ve bunun getirdiği imkanlar çoğaldıkça, ailelerin çocuklarını spora yönlendirme şevklerinin de büyüdüğünü söyledi.
Spora ilgi duyan gençlerin artık eğitimle hayalleri arasında bir tercih yapmak zorunda kalmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Gayemiz, bizim çektiğimiz çileleri gençlerimize çektirmemek, bizim yürüdüğümüz zorlu yollardan gençlerimizi yürütmemektir. Çünkü gençlere yapılan yatırım, geleceğimize yapılan yatırımdır. Bu ülke eğitimli, nitelikli, sağlıklı, milli ve manevi değerlerle mücehhez gençlerin omuzlarında yükselecektir. Türkiye'yi aydınlık yarınlara sporda, sanatta, bilimde, kültürde başarıları ile temayüz etmiş gençlerimiz taşıyacaktır. Hep söylediğimiz gibi gençlik geleceğin tohumu, istikbalimizin teminatıdır. Kamusu, sivil toplumu, üniversitesi, ailesi ile hepimizin görevi gençlerimize hayallerini gerçekleştirebilecekleri bir ortam sunmaktır."
"Kendilerini yetiştiren sporcularımız arkadan gelecek nesillere de örnek ve destek olacaklar"
Vakıf üniversiteleriyle yapılan anlaşmalarla hayata geçirilen sporcu burslarını da bu çerçevede önemli bir adım olarak gördüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sporcu bursuyla belirli başarı kriterlerini sağlayan genç sporcularımız kazandıkları bölümlerde yüzde 100 burslu şekilde okuyabilecekler. Böylece evlatlarımız, huzuru kalple hem spor hem eğitim hayatlarını birlikte sürdürebileceklerdir. Bu şekilde kendilerini yetiştiren sporcularımız arkadan gelecek nesillere de örnek ve destek olacaklar" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, halihazırda 76 sporcunun yararlandığı projenin gelecek dönemde hem kapsamının genişletilmesinin hem de paydaşlarının artırılmasının önem taşıdığına işaret etti.
Üniversitelerden, sporculara özellikle tahsis edilen kontenjanların belirlenmesi konusunda gereken hassasiyeti göstermelerini beklediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu çalışmayı inşallah ortaokul ve lise seviyesine de teşmil ediyoruz. Yetenekli çocuklarımızın daha temelden desteklenmesi gerektiği fikrinden hareketle ilk olarak Özel Öğretim Derneğine bağlı özel okul ve kolejlerle gereken mutabakat metinleri imzalandı. Başlangıçta 538 kontenjanla ortaöğretimde bu uygulamayı hayata geçiriyoruz. Buradan tüm özel eğitim kurumlarımızı sporcularımıza destek olmak ve Türk sporunu geliştirmek amacıyla bu mutabakata katılmaya davet ediyorum. Sporcularımıza destek olan üniversitelerimizin, Gençlik ve Spor Bakanlığı ile el ele vermesi, okullarımızı bilim yuvası olmanın yanında artık spor hayatımız için de birer merkeze dönüştürecektir. Türk sporuna çağ atlatacak bu protokolün hayata geçirilmesinde emeği olanlara teşekkür ediyorum. Milli Sporcu Bursu Mutabakatı'nın Türk sporuna, sporcularımıza ve Türkiye'ye hayırlı olmasını diliyorum."
"Spordan ya da eğitimden feragat etme dönemini hep birlikte geride bırakıyoruz"
Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, toplantıda yaptığı konuşmasına "Bugün heyecanlıyız, mutluyuz. Çünkü bugün bir hayali daha gerçekleştirmenin sevincini yaşıyoruz" sözleriyle başladı. "Açılan bu kapıdan belki bu yıl 76 sporcu geçiyor ama bugün bir devrimi hep birlikte gerçekleştiriyoruz" diyen Bakan Kasapoğlu, "İnanıyoruz ki yarınların Türkiye'sinde sporcu avukatları, sporcu mühendisleri ve sporcu doktorları ile pek çok anlamda başarısıyla şanlı bayrağımızı uluslararası alanda gururla dalgalandıran sporcularımızla gurur duymaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Bakan Kasapoğlu, Türkiye'nin son 19 yılda her alanda olduğu gibi gençlik ve spor yatırımlarında da zirveye oynadığını, iddiasını en güçlü biçimde ortaya koyduğunu belirterek, şöyle dedi:
"Bu manada gençlik ve spor yatırımlarında da yurtlarımızla, gençlik merkezlerimizle, gençlik kamplarımızla, ülkemizin dört bir yanına, köylerine kadar yayılmış spor tesisleriyle ve dünyanın bu anlamda rekabetçi üstünlüğü olan tesisleriyle önemli bir devrimi sizin önderliğinizde gerçekleştirdik. İnanıyoruz ki bundan sonraki süreçte de sporcularımızla, gençlerimizle bu iddiayı daha yukarılara taşıyacağız."
Bakan Kasapoğlu, sporcu bursuyla eğitim mi spor mu ikileminin sona erdiğini vurgulayarak, "Eğitim mi spor mu ikilemi yıllardır var olan bir sorun. Bu manada sporcularımızın yıllarca verdikleri emeğin bu ikilem nedeniyle maalesef heba olmasını hep birlikte yaşadık, gördük. Hamdolsun ki bugün itibarıyla bu ikilem artık geride kalacak. Spordan ya da eğitimden feragat etme dönemini hep birlikte geride bırakıyoruz" diye konuştu.
Bakan Kasapoğlu, bu vesileyle sporcularımızın hem yüksek öğrenimde hem de geçtiğimiz günlerde attıkları yeni adımla ortaokulda, lisede aynı imkanlardan faydalanmaya başladığını belirterek, bu güzel tabloda emeği olan YÖK Başkanı ve ekibine, üniversitelere ve ailelere teşekkür etti.
"Sporcularımız, kahramanlarımız, göz bebeklerimiz, sizlerle gurur duyuyoruz" diyen Bakan Kasapoğlu, şunları kaydetti:
"İnşallah sizlerin başarıları, bu aziz milleti bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da gururlandırmaya devam edecek. İnşallah önümüzdeki yıl bu çıtayı daha yukarıya taşıyacağız. Sonraki yıllarda bu hedeflerimizi büyüteceğiz. İnanıyoruz ki olimpiyatlarda, uluslararası müsabakalarda sporcu sayımızla, madalyalarımızla, başarılarımızla yarınlara mührünü Türkiye'nin sporcuları vuracak. Sayın Cumhurbaşkanım, sizin ortaya koymuş olduğunuz hedefler ve vizyon doğrultusunda bakanlığımız, kulüplerimiz ve federasyonlarımızla birlikte bundan sonraki süreçte de el ele vereceğiz. Hedeflerimizi başarıya ulaştırma noktasında var gücümüzle çalışacağız."
Törende, milli sporcu bursu protokolü kapsamında en yüksek puanı alan, İstanbul Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi olan Feyza Elif Ersoy, sporcu bursunun eğitim-spor ikilemini kırmada milat olacağını dile getirdi.
Protokol kapsamında sırasıyla en fazla öğrenci kabul eden Koç, Bahçeşehir ve Sabancı Üniversitelerinin rektörleri de birer konuşma yaptı. Programda, milli sporcu bursu protokol töreni ve tanıtım filmleri de izlendi.
Törende Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, burs alan 76 sporcu ve öğrencinin imzaladığı forma, Bakan Kasapoğlu tarafından günün anısına takdim edildi. Sporcu öğrencilere hediyelerini ise Cumhurbaşkanı Erdoğan verdi. Bu sporcular arasında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2003 yılında açılışını yaptığı Rize Saynur Yardımcı Kadın Doğum Hastanesinde, açılış günü dünyaya gelen ve birlikte fotoğraf çekildiği, modern pentatlonda Yıldızlar Türkiye Şampiyonu ve dünya üçüncüsü Selen Gülel de yer aldı. Erdoğan, daha sonra katılımcılarla hatıra fotoğrafı çektirdi.
Yalçınkaya: "Sporcumuz Muzaffer Gür de burstan faydalandı"
Türkiye Triatlon Federasyonu Başkanı Bayram Yalçınkaya tören sonrası, triatlon camiasının önde gelen isimlerinden Alpay Akhun'a Triatlon Forum için bazı açıklamalarda bulundu:
"Bakanlığımızın önümüzdeki yıl 24 vakıf üniversitesi ile başlattığı milli sporcu bursuna bizden de Milli Sporcumuz Muzaffer Gür başvurarak burstan faydalandı. Bilindiği gibi sporcularımız ve velilerimiz her zaman 'spor mu, okul mu' ikileminde kalıyorlardı. Ben bu girişimi, bu yönden çok önemsiyorum. Çünkü her ikisini beraber yürütebilmenin yolu açılmış oldu. Sayın Cumhurbaşkanımız toplantıda bu imkanın daha da genişletilmesi gerektiğini söyledi. YÖK Başkanı Sayın Yekta Saraç da törende bulunuyordu ve ben Sayın Cumhurbaşkanımızın bu söyleminden sonra sadece vakıf üniversitelerinde değil devlet üniversitelerinde de bu imkanın oluşacağına inanıyorum. Ancak şunu da belirtmek istiyorum; bu imkandan yararlanan sporcularımızın da üniversiteye girince sporu bırakmamaları, spora daha sıkı sarılmaları gerekiyor. Çünkü bizim branşımız özellikle üniversite ve sonrasında yapılacak düzenli çalışmalarla olimpiyat seviyesine ulaşılabilecek bir branş. Burada tekrar sporcumuzu, ailesini ve antrenörünü kutluyorum. Umuyorum ki bu imkandan önümüzdeki yıllarda çok daha fazla sporcumuz yararlanacaktır."
Kaynak: gsb.gov.tr / Kaynak: triatlonforum.com